0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na eklenen geçici madde ile SGK’nın geçmişte olduğu gibi prim alacaklarına karşılık arsa, arazi ve bina almasının önü açılmıştı. Bu düzenleme 2012 yılında yapılmıştı. Belirli bir süreye kadar olan bu düzenleme sürekli olarak uzatılmaktadır. Son olarak prim alacaklarına karşılık bina, arsa ve arazi alınmasının süresi 31.12.2028 yılına kadar uzatılmıştır. Daha önce SGK’nın kuruluş kanununda prim alacakları için arsa, arazi ve bina alımı yasaklanmıştı.Yasaklamanın kaldırılması sonrasında bu durum istenmeden de olsa SGK’nın taşınmaz zengini bir Kurum olmasına yol açtı.Bu çerçevede Sayıştay’ın hazırladığı SGK’nın 2023 yılı denetim raporunda bu durum ortaya çıktı.SGK prim alacaklarına karşılık aldığı arsaların sadece yüzde 8 ini satabildiği ortaya çıktı. Sayıştay denetim raporunda bu durumu eleştirdi.Raporun “Prim Borcuna Karşılık Satış Amacıyla Alınan Taşınmazların Nakde Dönüştürülememesi” başlığını taşıyan 4 nolu bulguda şu ifadelere yer verilmiştir: Yeşil ve Gri pasaporta vize uygulaması “2023 yılı sonuna kadar toplam 1.636 taşınmaz alınmıştır. Bu kapsamda alınan taşınmazlar içinde hizmet gereği için alınanlar bulunsa da çoğu taşınmaz satılmak amacıyla prim borcuna karşılık olarak nakit elde etmek amacıyla alınmıştır. Söz konusu taşınmazların alış bedeli ise toplam 3.250.046.914,60 TL olarak belirlenmiş ve buna karşılık kurum alacakları terkin edilmiştir. Kurumun Geçici 41’inci madde kapsamında satmak amacıyla aldığı taşınmazların sayısı yıllar itibarıyla giderek artmakta ancak satışı gerçekleştirilen taşınmaz sayısı aynı şekilde artmamaktadır. 2012 yılından sonra bu madde kapsamında satış amacıyla alınan taşınmazların neredeyse üçte birinin satışı gerçekleştirilmekle birlikte taşınmazların alım bedelleri itibarıyla değerlendirildiğinde alınan taşınmazların yüzde 8’i satılabilmiştir. Ayrıca, Kurum taşınmazlarının elektronik ortamda satışına ilişkin gerekli mevzuat düzenlemesi yapılmasına rağmen 2023 yılı sonu itibarıyla satış sürecini uzatan bazı problemlerle karşılaşılmıştır.”